kendimi en iyi hissettiğim , kendimi en iyi ifade edebildiğim , yaptığım bi çok şeyden en çok keyif aldığım bu zamanlarda ;
en net hissettiğim şey , yorgunluk .
yazdan , sıcaktan , güneşten , yapılan planlardan , gerçekleşenlerden ve gerçekleşemeyenlerden ; arkadaşlardan , aileden , beklentilerden ve malesef hayal kırıklıklarından , uykusuzluktan , terlemekten , zoraki gülümsemelerden , istemediğim yerlerde bulunmaklardan , nasılsınlardan , seslerden , gürültüden , insanlardan ..
yorulduğumu hissetmiyor, biliyorum.
yaz mevsimi çok gürültülü, çok boş konuşuyor ve onun zoraki enerjisini sevmiyorum.
baharın durgunluğunu ve kışın samimiyetini -yaz*ın bana verdiği yanık tenime ve çok sevdiğim çillerime rağmen - hiçbirşeye değişmem.
havada üşütmüyor şimdilik
mevsim döndü ama o hep sevdiğim aralık*ta sıkıştı kaldı.
kışbahar dediğim döngünün ilkindeyiz. (ikincisi ise kıştan çıkıp ama hırkamın içinden kolayca çıkamadığım zamanlara denk geliyor)
telaşesiz , kulağımda Nilipek*in olduğu günler boyunca dinlenmek istiyorum.
konuşmadan , sarılarak ; insansız hava sahasında sadece biz.
*sendenuzakta* çalıyor kalbimde ; gözlerim kapalı, evim sessiz*
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder