30.06.2014

mevsim





yaz ortası , sonbahar çiçeklerini düşlüyor olmam , tabiki sevgimden.
o buyuk yapraklı ağacın altındaki bahar çiçekleri , son kez mi açmışlar ki
unutmayalım guzelliklerini diye ne varsa dökmüşler eteklerinden.

hepsini aynı boy keserek topluyorum .
sığmıyorlar avucuma, kucaklıyorum.
hemen , aynı şiddetle kucaklanıyorum , sabırsız kolları kalbine bastırıyor başımı
saçlarımın arasında baharın son kasımpatıları


güneşe teslim olmadım henüz bu yüzden çokça yer kaplamıyorlar yüzümde,
yani bana baktığında önce çillerime takılmıyor gözleri ,
çiçekler hakkında hiçbir fikri yok , ama saçlarımın arasında yine de seviyor onları


...

yaz ortası ,
kış*ın üşümesini düşlüyor olmam , tabiki sevgimden .




24.06.2014

gelecek zaman



taze sıkılmıs portakal suyu ve tostla uyanıcagımız o sabahın gecesinde , içtikçe güzelleşen kafalarımızla yeniden tanımladığımız onca kelimeye sence de yer lazım degil mi o kucuk kıvrımlarda ?
biliyorum ben , söyledi .
biz küçük yalanlar soylediğimizde dünya daha az hırpalicakmış dönerken , söz verdi ; 
O*na inanmak bize kalmış bişey.
hem bence bahsetmezsek , hiçte kaybetmeyiz. öyle değil mi ?






20.06.2014

Aslında


 


bilerek kaçtığın mutlulukların , ne kadar süreceğini bilmediğin sebepleri yuzunden tesadüflere bu kadar inanıyordun.
kalbinin iki çekmece altında uyuyan yazmak istediklerin , kapı aralığından esen ruzgar bacaklarını buz gibi yaparken , uyanıyordu teker teker.


yastık ılık ,  dolandığın nevresimin mutluluğu serin .


11.06.2014

Olası






kurdugum cümlelerin ardında ne hissediyorum mesela.
hangi kelime agzımdan cıktıgında , tırnaklarımı kendi etime geçiriyorum
hangi cümlenin son harfiyle birlikte dudaklarımı ısırıyorum

dısardaki havayla ilgili hiçbi fikrim yokken üşümeyi tercih ediyorum belki ve şimdi bunu sana yazdıgım gibi ,sıcak yuzunden
ustumdekileri çıkartıyorum..

sen bu yazdıklarımı okurken , kulaklarındaki ugultuyu ben şu anda hissediyorum.
tesadüf yok bu yazıda, hersey olması gerektigi gibi, biliyorum .

korumaya aldıgın hayatın , dısardaki sesleri duymanı engelliyor.
en çok ta benimkini .
sevdgin tum filmlerin sonu silindi , okudugn kitaplarda altini cizdigin satirlar kendini yok etti ,
onca sarki sozu , kalbine dokunan melodi hiç varolmadı aslında.
onlar da korumaya aldı kendilerini ,
sana bıraktılar bu dünyanın mantığı en bol yerlerini .

6.06.2014

* istediğim kadar üzülebilme hakkıma sahip çıkıyorum dedim icimden.





Ne yapıyosun dedi ,
bana dogru yuruyerek .
baktım kafamı kaldırıp , üzülüyorum* dedim.
bazen mutsuzlugumu hafife alıyor , ama yine de söyledim
üzülüyorum şuan ve tamamen bu hisle mesgulum.
hafiflerse, azalmaya baslayabilirse ya da biterse baska bi işle ugrasabilirim belki.
ama simdi üzülüyorum.