26.08.2017
o kadar mutluyum ki şimdi kusabilirim
Ailemin bana öğrettiği en önemli şey beklentisiz olmaktı ama bunu öğretirken kendilerinin özne olması zaman zaman canımı yaktı.
öğrendim sandığım zamanlarda daha tek bir yol bile katetmediğimi görmek nasıl güzel bir his , anlatamam
belki de anlatabilirim ;
çocukluğumdan itibaren hucrelerime kodlanmış olması gereken beklentisizlikle hala anlaşamıyor oluşumun tek bi sebebi var bence.
kalbim.
çünkü ona bunca yıl sözümü tek bir konuda bile geçiremedim , bu konu da mı geçirecektim?
bir şekilde hayatımda varolan , sevdiğim ve ne şekilde olacağı şu anda çokta önemli olmayan fakat hayatımda kalmaya devam edeceğini düşündüğüm insanların ; benimde dahil olduğum durumlardaki seçimleri beni çoğu zaman çıldırtıyor.
çoğu zaman diyorum çünkü bu insanların sayısı az ve hayat hiç durmuyor.
sürekli bir seçim yapmaya mecbur kalıyoruz ve ben sürekli çıldırıyorum.
çıldırdıkça düşünüyorum ve düşüncelerin sonu her zaman sorulardır .
aynı noktaya eşit uzaklıkta olanların her zaman yanyana olmadığı o dünyada ben tek başıma mı yaşıyorum ?
bu kadar yalnız hissettiğime göre bu sorunun cevabı evet çünkü dostluk , incelik ve samimiyet karşısında kalbi sarmalayan o sıcaklık henüz parmak uçlarıma bile değmiş değil.
yardımcı olmak adına uzatıyorum elimi ama boş fincanlar soğuyalı çok olmuş
mutluluktan içim içime nasıl sığıyor böyle anlayamıyorum.
21.08.2017
retro
Aynı Güneşin kalbinde yer eden Merkür gibi
hareketlerin sadece bi ileri iki geri ..ama bu dünyanın toz duman olmasını engelleyemiyor
benim hassas kalbimin odalarında yeşeren onlarca dal , çıt çıt kırılıyor saçlarım gibi
gidip kestiriyorum ama uzunluğundan bişey kaybetmiyor
dönüp dolaşıp geldiğim nokta ,
güzel bir kitabın illaki altı çizilmiş cümlelerinden biri oluyor
*cevabın var mı?
yer kürenin ilk sahipleri denizler midir , dağlar mı ?
konuşmak için gökyüzü kendini zor tutuyor.
bence tabiatın bilmecelerinden zor sayılmaz bizim aramızdaki
sadece eylül geliyor , hava biraz bulutlu ve bünyeler hemen nem kapıyor
6.08.2017
dünyanın öteki ucu
sence de güzel değil mi?
yanyana gelen harflerin sadece bizim anladığımız dillerde cümlelere dönüşmesi
o bi çoklarının arasından sıyrılan notaların , gelipte kalbinin ortasına yerleşmesi usul usul
bu arada ; yerleşiyor değil mi?
bunca zaman değişen onca şeye rağmen ;
hiç utanmadan orda mısın sorusuna verdiğimiz burdayım cevabı bi kalp titremesinden ibaret bana kalırsa.
etkisi bi kaç gün süren.
sonra yine, sonra yeni.
bu arada ; titriyor değil mi?
ses yok.
bazen düşünüyorum , mükemmel derecede dağınık bi evde yaşayıp nereyi toplasam , arkamı dönünce eski haline geliyor sanki. öyle bi kaynağını bulamama ,özünü ..
ne anlatsam anlamaz, ne desem duymaz gibi geliyor artık
dünyanın öteki ucunda mısın sahi?
Kaydol:
Kayıtlar
(
Atom
)