15.02.2009

İşaret savaşlarımız



Biz öyle herkesin özenle dikkat etmediği noktalama işaretlerine benziyorduk bence seninle..
En başlarda kafa kafaya vermiş , nerde oldugundan ve olmak istediğinden emin ayaklarını birleştirmiş gibi,
uzaktan bakıldığında bi kalbe benzeyen birbirine doğru eğilmiş iki insan
hep soru işaretidir bence bir bilinmezliği olan..
Aynı tartışmalarımız da olduğu gibiydi noktalı virgülümüzz..
birimiz noktayı koyunca diğeri hemen virgülü eklerdi kesin devam edebilecek
her türlü sonuç için..
ve tabiki ortak karar için..
Bazen de iki nokta üstüsteydik ama ironiden çok uzak bi şekildeydik..
sadece eksik yanlarımızı tamamlamak adına ve de açıklamalara ihtiyacımız olduğunda
eşlik ederdik sahip olduğumuz noktamızla ..
kızgınlıklarımız yanyana koyduğumuz ünlemlerimizden ibaretti..
Günlerden bir gün sen, besleyip büyütüp ,kocaman yaptığın o soru işaretiyle çıkageldiğinde
yanına hangi
noktalama işaretini koyacağımı şaşırdım..
sen nokta koydun , ben hemen üstüne bi virgül..açıklamaya değerdi çünkü..
sen yine nokta koyduğunda artık bizi hiçbir işaretin tanımlamıyacağını bende biliyordum..
cümle bitmişti..
sen boşluktan sonra bi virgül koydun ve devam ettin hayatına..
bende,
bir parantez açtım tüm bunları koydum içine ,kapatırım zamanla..





5 yorum :

  1. Çok değişik ve güzel bir yazı:) Pek hoşuma gitti vallahi..

    Teşekkürler.. :)

    YanıtlaSil
  2. çok çok güzel yazmışsın...
    "ben de
    bir parantez açtım tüm bunları koydum içine,
    kapatırım zamanla..."

    YanıtlaSil
  3. Bence önemli olan, parantezi kapattıktan sonra tekrar okurken -hani o geri dönüş anı vardır ya- arada kalan parantezin, uzun zaman önce kapandığını hatırlayabilmek. naçizane yorumumdur sevgili arkadaşım. :)

    YanıtlaSil
  4. ayci, hiç aklımdan gecmeyen iki ayrımda bulunmussun bu yazıyı yazarken :)

    Kırmızılı , oluyo öyle arada bi ,bende cok sevdim sonunu ,yasıyorum diemidir nedir :)

    YanıtlaSil